18 Ekim 2010 Pazartesi

Ebenezer Howard

Ebenezer Howard (1850-1928) ve yarattığı bahçe şehir kurgusu üzerine ciddi bir literatür oluşmuştur. Sınırlı bir eğitim alan Ebenezer, 21 yaşında bir çiftçi olmak istemediğini fark ettiğinde, Nebraska Amerika'ya geldi. Gazete ve mahkeme mahabiri olarak stenografi öğrendiği Chicago'da çalıştı. 1876 yılına kadar Meclisin resmi belgelerini hazırlayan bir firmada bulduğu iş sayesinde İngiltere'de geniş boş zaman bularak yaşayacağı rahat bir dönem geçirdi. Bu dönemde, Howard sosyal konular üzerine geniş bir çerçevede ve derinlemesine okuma fırsatı buldu ve bu çabasının sonunda 1898 yılında To-Morrow:A Peaceful Path to Real Reform adlı kitabı geldi. Tarım alanlarının çevrelediği ve önceden planlanmış, sınırlı büyüklükte yeni kentler yaratılması için yaptığı önerinin baskı masraflarını kendisi karşıladı.

Howard'ın fikirlerinin öncü girişim olarak kitle hareketine dönüşeceği beklentisiyle Letchworth projesinde yeterli mali destek ve ilgi çekti. Harekete olan ilgiyi canlı tutacak kitabın yeni bir yayınını 1902'de farklı bir başlıkla çıkardı. Brinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Welwyn Garden City adında, ikinci bir kasaba çalışmasını hayata geçirmesi mümkün olduğu halde başaramamıştır. Aşşağıda kitabın iki bölümünden yayınlanan metinler, Bahçe Şehirin yapısal özelliklerine bakış açısını ve yoğunluk artıkça nasıl kümelendiği üzerine görüşlerini aktarılmıştır. Howard bir tasarımcı değildir ve tanımladığı şeyden yola çıkarak, gerçek yerleşimlerdeki kasabalar için planlar belirlemiştir. Hatta kendisi seçilen yerleri tam olarak tanımlamayan çizimlerini taslak olarak sınıflandırıyordu. Yine de, onun sözel fikirlerine eşlik eden şemalar, bahçe kentin kent dışına nasıl yerleştirileceği üzerine düşüncelerini yansıtır. Çenbersel ve ışınsal desenli Bahçe Şehir hayali, mühendislik ve mimari bakış açılarından algılanan üstünlüğünden dolayı, bir çok yazarın zamanında desteklediği bir plandır.




Howard'ın şehri çevreleyen kırsal alan ve sürekli kuşağın önemi üzerindeki vurgusu kısa zamanda ilkeleşerek, gelişmekte olan İngiliz planlamasının temeli haline geldi. En etkileyici uygulamaları 1944'de kapsamlı Londra planı, 1946'da Yeni Şehir Hareketinin gelişen durumu ve Londra hazine arazileri ötesinde yeni kasaba halkalarının yaratılmasıdır. Uygulanabilir gerçekler üzerinde, en azından kentsel yapılaşma için uygulanabilecek güçlü bir durum olarak, geçitlere müdahale ile kısıtlayıcı gelişme ve içeri doğru sokulan açık alanların zorlayıcılığına temellenir. Bu ifade, tam olarak onu 1908'de İngiliz dergisinde H. V. Lanchester'ın metinde tartıştığı şeydir. Thomas Mawson, 1911 Kent Sanatındaki Lanchester şemalarını yeniden yayınlamıştır. Bu kavram 1910 Büyük Berlin için kazanan plan olarak ortaya çıkmış ve bundan sonra yazarı Rudolf Ebestadt R.I.B.A. konferansına Londra kent tasarımı üzerine olan metninde açıklamıştır. Bu kitabı Handbuch des Wohnungswesens und der Wohnungsfrage'dır.

Howard yazısına "Toplumsal Şehirler" bölümünü ekleyerek, Bahçe Şehirlerin 32.000 sınırı aşıldıktan sonra nüfus artışına nasıl odaklanılacağını netleştirmiştir. Kentsel gelişmenin deseni öngörülen ilk yerleşimden yıllar sonra planlanan Kuzey Adelaide arazisini çevreleyen ve nüfusun taşan alanın ihtiyacını karşılamada Avustralya Adelaide örneğini yöntemi olarak yanlışlıkla kullanmıştır. Aynı zamanda ortaya atılan toplulukların ikiside çok iyi tanınmıyordur. Ortaya atılan Adelaide kasaba planın olduğu Londra'da ilk yerleşimcilerin sayısındaki artışta kesin bir hesap yapıldı. Asıl metinlerde göze çarpan dip notlar, toplanan metinlerin odaklandığı bir konu olmadığından dolayı burada ihmal edilmiştir.



THE TOWN-COUNTRY MAGNET

Okuyucu tarımsal alanda, serbest piyasada değeri dönümü 40£ veya toplam değeriyle 240,000£'e elde edilmiş olan, 6000 dönüm alanı kaplayan bir emlak hayal etmeli. Satın alma değeri ipotek senetleri üzerinden, yüzde £4'ü geçmeyen ortalama faiz değerini üstlenmeyle, yükseltilmiştir. Güvenilirlikleri ve dürüstlükleri su götürmez, emlağı güvenli bir şekilde tutabilen, güvenilir dört beyefendinin ismine emlaklar ipotek edilmiştir. Bunun nedeni, ilkin, senet sahipleri için bir teminat yaratmak ve ikincil olarak Bahçe Kent insanlarının güvenleri üzerine kurmaya niyet edilen şehir-ülke birliketeliğini gerçekleştirebilmektir. Faiz ve amortisman fonu sağlayan emanetçilere ödenen arsanın yıllık değerine bağlı olarak, yol, okul, park gibi gerekli tüm kamu onarımlarında ve atamalarında Konsey tarafından görevlendirilen belediye Merkez Konseyini dengede tutacak her türlü arazi kiraları planın önemli bir özelliğidir.




Bu arazi satışlarının amaçları çeşitli yollarla açıklanabilir ama yüksek satın alma gücünün maliyetleriyle sanayi nüfusun iş bulabilmesi ve daha düzenli iş gücü ile sağlıklı çevrenin korunması gibi konular da açıklama için yeterlidir. Üretici girişimciler, işbirliği toplulukları, mimarlar, mühendisler, müteahhitler ve tekniker sınıfları gibi çeşitli mesleklerle uğraşanların yanısıra, oraya göç edebilenlerle birlikte emlak üzerinde çiftçiler büyürken, paraları ve yetenekleri için daha güvenilir iyi ve yeni mesleklere olanak tanır, kapılarına yakın üretimleri için yeni bir serbest piyasa tasarlar. Kısaca amacı, kol işçilerinin yaşam ve sağlık şartlarının olabildiğince yükseltilmesi denirken, bu amaç bizzat belediye tarafından sağlık şartlarının yükseltilmesi, şehir ve ülke yaşamına ekonomik olarak bütüncül yaklaşılması ve bu adanın üstündekilerin sahiplenilmesi anlamına gelir.



6000 dönümlük bir merkezin etrafında inşaa edilen, 1000 dönümlük bir alanı kaplayan, Bahçe Şehir'in merkez uzaklığı 1240 yard (yaklaşık olarak 1.14 km) olan dairesel bir form olabilir. (Şekil 2 belediye alanını tanımlar, şehir merkezini gösterir. şehrin bir bölümünü veya bölgesini ifade eden Şekil 3 kenti tanımlamakta, sadece fikir veren bir şekilde, yararlı olacaktır ve bir hareket noktası oluşturacaktır.)




Crystal Palace tarafından kuşatılan geniş bölge, 145 dönüm üzerinde insanların kolaylıkla ulaşabileceği eğlence alanlarına bolca sahip olan kamu parkı olarak ayrılmıştır.

Bulvarlarla kesiştiği yerler dışında Central Park'ı Crystal Palace denilen parka açık geniş cam arkadlı yapı çevreler. Yağışlı havalarda bu yapı insanların uğrak yerlerinden olacaktır. Bu durum yaratılırken aynı zamanda, parkı el altında olacağından dolayı, Central Park insanların yoğun ilgisini çekecektir. Burada üretilen mallar satış için sergilenmektedir ve burada gerçekleştirilen alışverişin çoğu keyif içinde yapılır. Christal Palace ile çevrelenen alan bu amaç için gerekenden daha büyük olan iyi bir yöntemdir ve en uzak yerleşimin 600 yard (yaklaşık 548m) içinde oluştuğu şehirde, her sakin dairesel biçimin olanaklarıyla onlara yakın bir biçimde sunulan eğlenceli bir yapıdaki sergilerle önemli bir kısmı Kış Bahçesi/Winter Garden olarak kullanılır.

Yoldan şehrin dış halkasına doğru Chrystal Palace'ı geçtiğimiz zaman, şehrin tüm yolları gibi, ağaçlar ile şekillen Beşinci Cadde/Fifth Avenue'den geçeriz. Bu bölge de de evler Christal Palace'a doğru yönlenmiştir ve burada geniş yerleşim alnı ile muhteşem evlerin yapıldığı dairesel bir inşaat alanı buluruz. Yürüyüşümüze devam ettiğimz zaman, evlerin çoğunun ya tek merkezli dairesel yollara cephesinin olduğunu ya da şehrin merkezine yönelen büyük yollara cephelendiğini görürüz. Gezintimizde bize eşlik eden arkadaşımıza bu küçük şehrin nüfusunun ne kadar olabileceğini sorarsak, şehrin kendisinin yaklaşık 30.000 kişilik olduğunu, 2000 mimari emlak içerdiğini, şehirdeki 5500 yapının çoğunun ortalama büyüklüğünün 20feet*130feet (yaklaşık 6metre*39.6metre) ve en ufak kullanım alanının 20feet*100feet (yaklaşık 6metre*30,5 metre) olduğunu öğreniriz. Ortak bahçeleri ve birliktelik (kooparatif) ile işleyen mutfakları gözler önüne seren tasarım ve mimarinin çok çeşitlenmesine önem vererek, yol çizgisinin olağan görünüşü ve ondan ayrı uyumunun, üzerlerinde yerel yönetimin denetimi olan konut binası için ana nokta olduğunu öğreniriz. uyguntemizlik şartlarının tamamen sağlanmasına rağmen, bireysel zevk ve tercihin ölçütü önemsendirilmelidir.

Hala kentin dışına doğru yürüyerek, "Dev Yol'a" (Grand Avenue) ulaşırız. Bu dev yol,420 feet (yaklaşık 128 metre) genişliğinde ve 3 mil (yaklaşık 4,8 km) uzunluğundaki yeşil kuşak ile çevrelenerek oluşmuş büyüklüğü isminde taşır ve aynı zamanda kent alanını ikiye böler. En uzağa yerleştirilmiş kentlilere 240 yards (yaklaşık 219,5 metre) mesafede 115 dönümlük bir ek park oluşturur. Diğer bölgeler, önceden kurulmuş ve cemaatlerinin ve çevrelerinin bütçelerinin dışında sürdürülen kilise için ayrılırken, her biri 4 dönüm olan, muhteşem yerleşim yeri kamu okulu ve onların çevresini saran oyun alanları ve bahçeleri olarak ayrılmıştır. Ek olarak, dini alan, bu bölgede yaşayan insanların inanç türüne göre farklılaşacak şekilde düzenlenir. Dev Yol'a (Grand Avenue) cephesi olan konutlar tek merkezli plandan koparılmıştır ve buraya daha uzun bir cephe verebilmek için hilal şeklinde düzenlenmiştir. Böylece, Dev Yol'un (Grand Avenue) görkemli genişliği bakışın katkısıyla genişletilir.

Kentin diğer halkası, kenti kuşatan demir yoluna cephesi olan fabrikalar, depolar, dükkanlar, kömür depoları, kereste depoları olarak düzenlenmiştir. Bir yandan da kent, emlakların etrafından geçen demir yolu hattı ile çevrelenen bölgeye sahip olur. Bu düzenleme ile mallar depolardan ve çalışma alanlarından yük vagonuna direk taşınabilir ve böylece uzak bölgelere gönderilir veya yük vagonları fabrikaların, depoların içine direk alınabilir; böylece, paketleme ve taşıma ücreti açısından ve hasar kayıpları açısından masraflar azaltılmakla kalmaz aynı zamanda kent içi araç yoğunluğunu azaltacağı gibi yolların bakım maliyetide dikkat çekici şekilde azalır. Hava kirliliği Bahçe Şehir sınırlarında engellenmiş olur; tüm çalışma elektrik gücü ile gerçekleştirilirken, aydınlatma ve diğer amaçlar için kullanılan elektrik giderleri azaltılır.

Kentin çöpleri, küçük-büyük işletmeler, inek meraları vb. gibi kırsal emlaklar üzerinde yaşayanlar tarafından, hisselerine göre kullanılır. Kırsalın çeşitlenmiş yöntemlerinin doğal rekabeti olan çiftçiliğin en ileri veya en makul üretim yöntemini kullanma eğilimi ile belediyeye yüksek kira öneren işgalcilerin istekleri ile yönlenme, çeşitli amaçlara en uygun düzeni uygular. Daha büyük bir emek, yoğun çalışma, sanatsal bir üretim ve eğitim isteyen çiçek, meyve, sebze yetiştirmek bireylere uygun gelirken veya daha küçük gruplara giyinme kalıpları, kültürel düzenleri, yapay ve doğal çevrelerine sahip olma çabası akla uygun gelebilirken, kapitalist bir çiftçi altında birleşik bir çalışma veya ortak işletmelerin oluşturduğu bir birlik ile çok geniş alanlarda buğday yetiştirmek üstünlüğü kanıtlanmış bir akıldır.


Üretimde kentdaşların, demir yolu vergilerinin ve ücretlerinin hiç birinden kaçmak istememe seviyesine göre, çeşitli şekillerde ticaretle uğraşan nüfusu ile uyumlu kent, uzmanlaşmış alanları, her bölgedeki dükkan ve depoları ile kırsal emlağa bağlanan insanlara en geniş pazar olanağını sunar; çiftçiler ve diğer üreticiler kullananlarda menuniyet yaratan ürünlerinin kontrol etmek için mükemmel bir düzene sahip olsalarda, her anlamda, tek ortak pazar olarak, kent ile sınırlandırılmamışlardır. Her nereden bakarsak bakalım, genişletilmiş alanlara rağmen, bu sınırlandırılmamış pazar alanı üzerinde uzlaşmaya varılmamış bir düzen alanı gibi görünür.

Etrafa saçılmış emlaklar çeşitli hayırsever ve kamu yararı gözeten kurumlara ait gibi görünür. Bu emlaklar belediyenin denetimi altında değildir ama belediye tarafından bu açık sağlıklı alanların yaratılması için davet edilmiş olan çeşitli kamu gönüllüsü tarafından desteklenir ve işletilir. Emlakların üzerinde biber-mısır üretmelerine izin verilir. Tüm topluma büyük yaraları olan bu kurumların çaba sarfetmesi gibi düzenin böylesi verimli olması için büyük gayret gösteren yetkililerin oluşması gerekmektedir. Üstelik, dışarıdan göç eden bu kişiler, kentlilerin en çalışkan ve beceriklileridir, tam bu noktada, bu insanlar, büyük insanlık için tasarlanmış bir deneyin yararlarından faydalanabilmelidirler.


TOPLUMCU KENTLER

Şuan tartışmak zorunda olduğumuz sorun, kısaca ifade edilirse; ülke genelindeki sanayi yaşamının daha iyi ve gelişmiş biçimine doğru bir mihenk taşı olan Garden City/ Bahçe Kent deneyimini nasıl gerçekleştirdiğimizdir. Bu tip gelişim süreçleri ile yüz yüze kalmak zorunda olduğumuz problemleri göz önünde tutarak, sağlıklı ve faydalı yöntemlerin oluşmasına olan yaygın isteği, burada, kaçınılmaz olarak geliştirmektedir ve bu gelişme ile ilk tecrübenin kazanılan başarısı gelecek için iyi olacaktır.

Bence, bu soru işaretleriyle yaklaşmak, demir yolu kurumunu erken gelişmesiyle işaret edilen benzerliği düşünme için iyi olacak. Bu durum, kendimizi yaratıcı ve çalışkan olarak görebilsek, gerçekleşmesi çok yakın olan yeni gelişimlerin daha yaygın özelliklerini daha açık bir şekilde görmemize yardım eder. Demir yolları ilkin hiç bir resmi güç olmadan yapılır. Küçük ölçekte, gerçekten kısa bir mesafede, bir veya daha çok toprak kullanıcısının izin vermesi ile demir yollarının inşa edilmesi önemlidir; ve kentin Yasama Meclisi'ne yapılacak uygun bir karşı çıkışı özel anlaşma ve düzenlemeler kolayca başarabilir. Rocket'in inşa edildiği ve lokomotifin üstünlüğünü kanıtlandığı zaman, demir yolu kurumu ilerlerse, yasama yetkisini ele geçirmek önemli hale gelir. emlakları bir birinden millerce uzaklıkta yerleşen arsa kullanıcıları arasında tarafsız bir düzenlemeyi yamak, çok zor veya imkansızdır; çünkü, inatçı bir mülk sahibi arsasına, kendi yararına, herkesten yüksek aşırı bir değer biçebilir ve böylece bu tip bir kurum uygulaması tıkanır. pazar değerlerinde, makul değerden aşırı şekilde uzaklaşmayan ederler vb, arsayı korumak için güç elde etmek bu yüzden önemlidir. Demir yolu kurumuna, demir yolu inşası için Meclis tarafından yıllık değeri, 132.600.000£ dana daha az olmayan bir bütçe gönderilir.

Şimdi, Parlamento yetkileri demir yolu kurumunun genişlemesi için önemli olsaydı,
eski, çürümüş kiralık konutlarından yeni ve rahat konutlara taşındıkları kadar kolay bir çaba ile eski gecekondu kentinin, yeni konut ve nüfusu ile iyi planlanmış bir kentin kullanışlığına dönüşmesi insanlar tarafından algılandığı dönemde, bu tip bir yetki gerçekten gerekli olacaktı. Bu tip şehirler kurmak için, geniş alanlı araziler bulunmalıdır. Burada ve orada bulunan uygun bölgeler bir veya daha fazla arazi sahibinin düzeni ile korunmakta olabilir ama hareket, bilimsel eğilimler gibi şeyler üzerinden dikkate alınırsa, ilk tecrübemizden daha geniş yer tutacak arazi esnekliği sağlanmalıdır. Demir yolu kurumunun tohumu olan ilk kısa demir yolu, tüm ülke üzerinde uzanan demir yolu ağı düşüncesini yaymalıdır, belkide bu yüzden, tanımlamış olduğum iyi tasarlanmış kent fikri, okuyucunun sonradan kaçınılmaz olarak gelişecek ilerlemelerini - kümeleşmiş kentin planlanması ve uygulaması- bir birinden farklı kümeleşme tasarımlaryıla her bir kenti ve büyük bütüncül tasarlamayı aktaramayacaktı.

Düşünüleni temsil eden taslak bir şekil üretelim, kentin yetiştirmesi gereken, Bahçe Şehrin sahip olduğu, bizim isteğimiz doğrultuda şehrin nüfusu 32000 oldu. Nası lbüyümek zorundadır? Sayısız olanağı ile cezbedilecek diğer insanların gereksinimleri nasıl karşılanacak? "Bahçe Şehir" olarak adlandırılan yönelimi bozacak, çevredeki kırsal alanda yapılaşmalara izin verilecek mi? Kesinlikle hayır. kent çevresindeki araziler, şuan bizim kentlerimizin çevresinde yaşandığı gibi kar elde etmek isteyen özel bireysel endişeler ile sahiplenilirse, bu falaket sonuç olarak yerini alacaktır. Böyle bir gelişimde, kent doldurulduğu zaman, yapılaşma amacı ile kırsal alanın ırzına geçilmiş olur ve kent sağlığı ve güzelliği kısa zamanda çökertilir. Bahçe Şehrin çevresindeki arsalar özel kişilerin elinde olmamasına rağmen: bir kaçının sözde çıkarlarına düşmeden tüm toplumun çıkarlarıyla, insanların elinde yönetilmektedir. insanların kıskançlıkla park ve açık alan olarak koruduğu pek az amaç vardır; bence, bizler kesin olarak, büyüme süreci ile bozulmuş olan şehir biçiminin oluşmasına Bahçe Şehir insanlarının izin vermeyeceğini hissedebiliriz.

Bu doğruysa, Bahçe Şehir sakinleri kentin genişlemesinin bencilce engellenmesinin ta kendisi olmayacak mı ve genişlemenin bir çok yararlarından mahrum bırakılmayacaklar mı? diye sorulabilir. Kesinlikle hayır. Parlak ama gözden kaçmış bir olasılık daha bulunmaktadır. Kent genişleyecektir; ama azımsayan veya yok eden bir genişleme olmadan, toplumsal çıkarlara güzellik ve yarar sağlayacak ilkeler doğrultusunda genişleyecektir. Bir an için, üzerinde çalıştığım ilkeleri ifade eden ölçütlerin bulunduğu Avustralya'da bir kent tartışması düşünün. "Adelaide şehri", "Park Diyarı" ile çevrelenmektedir. Yapılaşmış bir kenttir. Nasıl genişleyebilir? Şehir, Park Diyarı üzerinden sıçrayarak ve Kuzey Adelaide'i kurarak genişler. Bu genişleme şekli, Bahçe Şehir'i takip etmeyi amaçlayan ilkelerdir.

Şuan şekillerimiz anlaşılabilir. Bahçe Şehir yapılaşmıştır. Nüfusu 32.000 seviyesine ulaşmıştır. Nasıl genişleyecektir? Bahçe Şehir, Meclisin denetimi ile, kendi kent alanının biraz uzağında başka bir şehir yerleştirerek genişleyecektir böylece yeni kent kendi şehir bölgelerine sahip olabilir. idari amaçlar için "Başka bir şehir kurarak" demekle, iki kent olmalıdır demiş oldum; ama birinin sakinleri diğerine kısa bir sürede diğerine ulaşabilmelidir; hızlı taşıma sağlanabilmelidir ve böylece iki kentin insanları bir toplumu temsil edebilsinler.



Şehri çevreleyen ülke kuşağının korunması ilkesi aklın bir köşesinde tutulurken, zamanın akışı içinde, kent kümeleri oluşturmalıyız. Yalnız bu kümelenme benim şemalarımdaki geometrik biçimlerde düzenlenmemelidir. Oluşabilecek küçük ölçekli bir kentte yaşama hissine rağmen, Kent Merkezi etrafında bir araya gelmiş kümelerin tüm sakinleri ile bütün ve güzel bir kentin, gerçekte yaşanabilir gerçekliğine ve tüm yararlarına ve yeni bir kentin yaşam dolu tazeliğine sahip olarak şekillenmelidir. Ve sadece resmi park ve bahçe olmayan ormanlık, belirlenmiş bölgesel genişleme bir kaç dakikalık yürüyüş veya sürüş mesafesinde olmalıdır. Ve böylece, toplumcu güce sahip insanlar, dünya üzerinde hiç bir kentin yerlilerine sağlayamadığı muhteşemlikteki bu güzel kentlerin inşa edildiği topraklara, kamu binalarına, kiliselere, okul ve üniversitelere, kütüphanelere, resim galerilerine, tiyatrolara sahip olurlar.

Hızlı demiryolu güzel kent ve kent gruplarında hayat sürenler tarafından gerçekleştirilir demiştim. ilgili şema demir yolu işleyişinin geleceğine ışık tutar. 20 dakikalık , 10 millik uzaklığı kapsayan dış merkezlerle iletişimi sağlayan ilk belediyeler arası demir yoludur. Bu tren kentler arasında durmaz, iletişim geniş yolları karşılıklı geçen elektrikli tranvaylar ile, ilerde anlaşılacaktır, karşılanır. Her bir kent kestirme yollar ile bir birine bağlanmış olur.

Merkez Şehir ile ilişkilendirilen kentlerin demir yolu şebekeleride bulunmaktadır. Herhangi bir kentten Merkez Şehrin kalbine olan uzaklık 3 veya 1 çeyrek mildir ve bu uzaklık şuan beş dakikayı kapsamaktadır.

Londra varoşlarının birinden bir diğerine erişimin zorluğunu deneyimlemiş olanlar, bu kümeleşmiş kentlerin yaşayanlara, bu metinde gösterdiğim gibi zevk vereceğini kısa bir sürede anlayacaklardır. Çünkü bu kentler karmaşaya düşmeyen, sonuç odaklı demir yolu ağına sahiptir. Ön çalışma ve ön sezi istemesinden dolayı Londra'da zorlandım. Bu noktada, İnşaat Mühendisleri Enstitüsü, Sir Benjamin Baker başkanlığı adresi, 12 Kasım 1895 yararlı bölümünden alıntı yapacağım: Biz Londralılar, uzun gezilerimizi bir demir yolu ağından başka bir tanesine geçerek yaptığımız kent içi hareketlerde, demir yolu ağının düzenlenişinden, büyükşehre dağılımından ve bulunduğu yerlerden sıklıkla şikayet ederiz.

Sir Robert Peel "hiç bir demir yolu projesi, yatırımın karlılığı ve düzenlemelerin yararlı olduğu Meclis çoğunluğu tarafından açıklanmadığı sürece harekete geçirilemez" fikriyle, hükümetin belli etkinliklerine karşı çıktı. İşletmenin muhtemel gelirleri, kalıcı bir durumda, faydalı bir sürdürüm için açıklanırken toprak sahipleri Meclis'den yetki talep etmekte tam olarak haklıdır. Bu durumda, büyük kentin tek ana merkezinin olmaması ile, hesaplanamayan hasarlar düşünülmeden Londralıların üzerinden atlatılabilir ve tüm bu olaylar, yasanın geçişinin, demir yolunun mali imkanı olarak herhangi bir garanti anlamına geldiği sanısının nasıl bir yanlış olduğunu gösterir.

Ama, demiryollarının gelecekteki gelişimini kurgulayan insanların ileri görüşlü olmasının beklenmesi İngiltere insanlarına acı çektirmez mi? Kesinlikle hayır. Bu durum ilk ağın doğru ilkeler üzerinden yapılması gibi küçük bir şeyin doğasındadır; ama tüm bu anlamlarla kendimiz için büyük yarar sağlayacağımız dönem olan şuan, hızlı iletişim alanıyla gerçekleştirilen ciddi gelişimleri görmeli ve kabaca izah ettiğim tipte bir planlamayla kentlerimizi inşa etmeliyiz. Kendimizi daha yararlı ve sağlıklı ortamlar ile çevrelememiz gerekirken, aynı zamanda, bir birimize kalabalık şehirlerde olduğumuzdan daha yakın olmalıyız.

Bazı arkadaşlarımın, kent kümesi şemasının yapılmış kentlerin ve çoğu yapılmış demiryolu işleyişinin eski kent yerleşimlerine karşın yeni kentlere uygulamakta yararlı olacağını söylemeleri farklı bir konudur. kentin var olan yararlı biçimlerinin kalıcı olmasına ulaşmak için mücade edilir ve bu gelinen nokta daha iyi biçimlerin sorunlarını çözmektir; güzel adamızın koşullarında kalabalıklaşmış, kötü havalandırılan, plansız, kullanışsız, sağlıksız kentler, kültürler, kendilerini açıkladıkları amaçlar bütününe sahip devrimcilerin bilimsel hedef ve yöntemlerinin kentlerdeki tanıtımını engelleyecek şekilde durur. En azından olamayabilir, uzun olamaz, olamaz. Bir süre olabilecek olanı engeller ama uzun bir süreçte var olamaz. Bu kalabalıklaşmış kentler kendi görevlerini yaratırlar; bizi kendini sevmeyle başakalarına önem vermeye yönlendiren toplum gibi, yapı gereği ilişkiye geçmemizi sağlayan doğal toplum yapımıza rağmen, bencillik ve aç gözlülüğe dayalı olan bir toplumu ortaya çıkarır. Bu günün büyük şehirleri, kardeşlik ruhu için, okularımızdaki gök bilimi üzerine olan çalışmalarda dünyanın uyum yeteneğine sahip evrenin merkezi olduğunun öğretilmesinden daha iyi uyum sağlar. Her nesil kendi gereksinimlerine uygun yapılanmalıdır; ve ataları oralarda yaşadığından dolayı, insnalar geleneksel alanlarında yaşamaya devam etmelidir bakışının doğallığı, daha geniş bir bakış açısını geliştirecek daha kapsamlı, eski inançları beslemelidir bakış açısından daha fazla değildir. içinde anlaşılır bir gururla yaşadığı kentlerde, demir yolu çağında pikap, fayton talşımacılığından daha kalıcı olmasınının sağlanmaması okuyucudan istenmektedir. Karşı karşıya kalınan sorun şudur: kullanılmamış, bakir alanlar üzerinde cesur planlamalar ile eski şehirleri daha yeni ve daha yüksek amaçlara uydurmaktan daha iyi sonuçlar elde edilebilir mi? Tam olarak yüzleşilerek, sorun tek yolla cevaplanabilir; ve basit sorun kavranıldığında, toplumsal devrim hızlı bir şekilde başlayacaktır.

tasvir ettiğim kümeleri bulunduran ülkelerde bulunan yeterli araziler kazanılmış haklardaki göreceli bozukluklarla yapılandırılabilir ve bu nedenle gerekli olan küçük tazminatlar ile herkes için apaçık ortada olacaktır; ilk denememiz başarıya ulaştığı zaman,v arazi satışları için gereken Meclis gücününe ihtiyaç olmayacaktır ve gerekli çalışmalar adım adım gerçekleştirilecektir. İl Konseyleri daha geniş güçler arıyorlar ve aşırı yüklenmiş bir Meclis giderek daha fazla bir şekilde görevlerini devretmeye ihtiyaç duymaktadır. Yerel özerk yönetimlerin daha geniş ölçüde kavramasına ve genişletmesine rahat ulaşılacaktır.

çeviri: deniz şimşek





http://www.library.cornell.edu/Reps/DOCS/howard.htm

http://www.yildiz.edu.tr/~kurtarir/pdfs/D10%20Humanistler_Utopistler.pdf

http://www.fbe.gazi.edu.tr/dergi/tr/dergi/tam/17(4)/14.pdf

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder